ATS_Blog_banner

Veri Merkezi Altyapı Yönetiminde Kaçınılmaz Son: Yapay Zeka

Bir veri merkezinin devamlılığını sağlamak zor bir iştir. Operasyonel giderleri düşürmeye çalışırken altyapıyı her zaman çalışır durumda tutmak için uğraşanlar, neden söz ettiğimizi iyi bilirler.

Sınırsız kaynağa sahip olduğunuzda çalışma süresini korumak kolaydır. Sadece 3N + 1 veya daha iyisi yapın ve kesinti şansınız sıfıra yakın olsun.

Ne var ki; hiç kimse böyle bir maliyeti karşılayamaz. Ne yatırım için ne de tüm bu ekipmanların operasyonel maliyetleri için.

ATS_DCIM_Human_Error_Icon_1

Peki, Veri Merkezi Çalışma Süreniz için En Büyük Risk Nedir? Ekibiniz.

Read Devamı →

ATS_DCIM_Data_Center_Protection_Icon_1

Veri Merkezinizi Yangınlara Karşı Koruyorsunuzdur…

Read Devamı

Tatlı Nokta Avı

Bir veri merkezinin operasyonel yöneticisi, sermaye giderleri ve işletme giderlerinin toplamının çalışma süresiyle buluştuğu tatlı noktayı bulmak gibi karmaşık bir göreve sahiptir. Minimum yatırım ve en düşük işletme maliyeti ile maksimum çalışma süresi nasıl elde edilir? Bazen çalışma süresi belirli bir sınırda sabitlenir, örneğin% 99,995 ve maliyetler bundan türetilmelidir. Diğer durumlarda ise belirli bir maliyet üzerinden maksimum çalışma süresini bulmak gerekir. Her durumda Yönetici Operasyonları, her kararın diğer değişkenleri etkilediği çok karmaşık bir seçeneklerle karşı karşıyadır. Biraz ileriye bakabilmeniz gereken satranç oyunu gibidir.

Yapay Zeka Her Zaman Kazanır

1996’da IBM tarafından geliştirilen bir bilgisayar olan “Deep Blue”, Dünya Satranç Şampiyonu Garry Kasparov’u bir satranç turnuvasında 5,3 ve 5,2 yendi. 2017 yılında ise yapay zeka “AlphaGo”, o zamanın dünya şampiyonu Ke Jie’yi satrançtan çok daha karmaşık bir oyun olan Go oyununda 3,0 mağlup etti. Yapay zekanın (AI) stratejik karar verme konusunda insanlardan daha iyi olduğu defalarca kanıtlanmıştır. Bu nedenle, yapay zekanın bir veri merkezinde çok zor kararlarda yardımcı olabileceği düşüncesi oldukça doğaldır.

Bir Veri Merkezini Yönetmek Ne Kadar Zor Olabilir?

Bir veri merkezinde, birbirine bağlı çok sayıda değişken vardır. Sunucu seviyesindeki hava sıcaklığı, CRAC giriş ve çıkışındaki sıcaklık, hava hızı ve çeşitli altyapı cihazlarının verimlilik seviyesini düşünün. Bir de sunucuların zamana bağlı enerji talepleri vardır. Bazıları gece boyunca zirve yapar, bazıları ise çalışma saatlerinde daha aktiftir.

İşte tüm bu parametrelerle uğraşırken, tek bir arızanın kesintiye yol açmaması için tüm makinelerinizin yedekliliğini aynı anda göz önünde bulundurmanız gerekir. Tüm bunları başardınız diyelim, bir de donanıma bakım yapmayı ve bu bakım sırasında yedekliliğinizi yüksek tutmayı düşünmelisiniz, elbette her şeyi mümkün olan minimum enerji miktarıyla yapmalısınız.

Nasılmış, zor mu? İnsanların başarması neredeyse imkansız bir iş bu. Alınmayın ama makineler, matematiği insanlardan neredeyse sonsuz kez daha hızlı yaparlar.

Peki Her Şey Matematik mi?

Hayır, çünkü hesaplamayı yapan bilgisayar sadece kodlandığı şekilde hesaplama yapabilir. Kendi başına düşünemez. Derin öğrenme, bir bilgisayarın büyük miktardaki verileri analiz etmesini ve bundan çıkarımlar yapabilmesine olanak sağlar. Ama bunun bile sınırları var: Ya daha önce hiç gerçekleşmemiş bir durumsa? Henüz test etmediğiniz bir şeyi nasıl tahmin edebilirsiniz? İşte burada “dijital ikiz” kavramı devreye giriyor. Perf-iT’nin, veri merkezi verimlilik yönetimi için radikal bir yeni konsept olan 4D Cool’un en son sürümünde çalıştırdığı bir teknoloji.

Dijital İkiz ve “Peki ya..”

4D Cool, veri odanızın her köşesindeki sıcaklığı tahmin etmek için sınırlı miktarda sensör, hesaplamalı akışkanlar dinamiği (CFD) ve veri merkezinizin tamamen dijitalleştirilmiş bir sürümü tarafından oluşturulan gerçek hayat verilerine dayanan bir yönetim sistemidir. Sistem, CFD’nin çıktısını sensörlerden gelen gerçek hayat verileriyle analiz ederek tahminlerini sürekli olarak iyileştirir. Tahmin edilebilirlik seviyesi, aşağıdaki gibi varsayımsal durumları analiz etmek için yeterince yüksektir: Peki ya bozuk bir transformatörümüz varsa veya bu koridora 500 sunucu daha eklenirse gibi… Dijital ikiz gerçek hayattaki veri merkezinizin tam bir temsili olduğundan, bu “peki ya senaryoları” yalnızca dijital ikiz konseptiyle hesaplanabilir.

Veri Merkezlerinin Geleceği Dijitaldir

Veri merkezlerinin boyutu ve karmaşıklığı gün geçtikçe artıyor. Tek bir kişinin bu kadar çok değişkeni aynı anda idare etmesi ve birden çok değişkendeki değişikliklerin etkilerini tahmin etmesi mümkün değildir. Bilgisayarların devreye girmesi gerekir. Ancak sayıları hesaplamak tek başına işe yaramaz. Bilgisayarlar hesaplamaları gerçek hayat verileriyle çapraz kontrol ederek doğrulayabilmelidir. İşte bir dijital ikiz tam da bunu yapar. Veri merkezi yöneticisi artık değişikliklerin etkilerini analiz etmesine ve böylece en iyi eylem planını belirlemesine olanak tanıyan bir araca sahip. 4D Cool’u sizlere sunmaktan mutluluk duyarız.

Veri Merkezi gereksinimlerinizi tartışalım.

[contact-form-7 id=”87593″ title=”Contact Form – Blog Post”]